"Medeniyet ve Teknolojide ilerlemiş,
Allah'a şirk koşmadan yaşayan
fert ve toplumlar
İslam'ın bu yönünü anlamış
örnek insan ve toplumlardır."
H. Galip Hasan Kuşçuoğlu
Yalnızca ehl-i aşkın, ehl-i halin müşahadesi ile görülür ki, Hazret-i ALLAH'ın bildirilerine beş görüşten mâadâ görüşe yer vermeyen materyalist görüşün dışına çıkamadıklarından Benî Adem'i korkutmaktan öteye yol bulamıyorlar. Seyirlerinde olan cehennem ve gazab-ı ilâhî, seçtikleri yollarının görüntüleri, sırat-ı müstakimdeki güzellikleri göremediklerinden "gayri'l-mağdûbi" de kaldılar. Gerçeği hakikat gözlüğü ile göremedikleri için de enaniyyetin mahsulü, mana garibi ve maneviyat tahribatçısı oluyorlar ve ürettiği mahsüllerine pazar bulamadıkları gibi, ürettiği mahsülleri laf aramızda kalsın kendileri de yiyemiyorlar!... Bu gerçekleri görmek için gözlük takmaya gerek yok. Bugün dünya materyalist zihniyetle dolu dolu. Cümle peygamber efendilerimiz ve evliya-yı kiram hazeratı Cenâb-ı Hakk'ın açık bildirisi ile, manen tertib-i ilahidirler...
Bu tertib-i ilahi ile ben abd-i acizin mana yokluğundan günümü karartan, ruhi hastalığımın devasını Yaratanımın lutuf ve ihsanı ile idrak ettiğim için, aciz tazarru niyazımın kabulünün zuhuru, benim için vazîfelendirilen, rahmet-i ilahiyeye vesile, Rabbım katından gönderildiğinden şüphe edemiyeceğim, rahmet vesilem, şeyhim efendime biat ettiğim an halim değişti. Kararmış dünyam aydınlanmaya başladı. Gün geçtikce sevemediğim, çirkin gördüğüm hayat güzelleşiyordu. Cümle güzelliklerin aslını güzel görmeye başladım. Yunus Emre'nin:
"Yetmiş iki milleti bir göz ile görmeyen, halka müderris olsa da hakikatte asidir"
Hikmet bildirisi yolumun aslını oluşturdu ve bu yolda Rabbım bu abd-i acizi cümle kullarına duyurmam için ahir zaman nebisi Hazret-i Muhammed Mustafa (s.t.a.v.) Efendimize lütfedilen şer-i şerifi ve Kur'an-ı Azimüş-şan'ın içtihada tabi kısımlarını 21'inci asra uygun, Benî Adem'i gazabından değil, rahmetinden yarattığının, dünyanın da Benî Adem için manevi kazanç yeri olduğunu ...
"Dünyanın memduh" olduğunu, Benî Adem için en kazançlı yer olduğunu, ALLAH'ın varlığına inananların kardeş olduğunu, müslüman olduğunun ilmi ve aşk-ı ilahîden zuhur eden rahmeti sadık kullarının manalarında bu abd-i acizi ihya eden taltifleri ile Peygamber Efendimizin ALLAH'ın lütfu ihsanı olan, gerek şahsıma ve gerekse sadık kullarının açık manaları ile taltif ve mesajlarının aciz şahsım bila-istisna cümle kullarının manevi rızkı olduğunun bilinci ile okuyan, dinleyen ve duyan kısmetli kullara duyurmanın vazife olarak zevkini taşıyorum.. İmanlı kullarına taltif-i ilahîleri duyurup anlatmam kudret-i ilahiyeden men edilmediğine göre, bir kaçını levha yapıp, aczimle duyurmakta bir sakınca görmüyorum. Zevkine imanlı fert ve cemiyetlerin bu abd-i acizin belirli şahsiyetlerin manalarında tebliğ-i ilahîleri ve rahmet-i ilahiyeye vesile, istisnai yaratılan Peygamberimiz Efendimizden lütfedilen Rabbımın mesajlarını anlatmak ve kitabçığa yazmakta sakınca görmedim. Bu kitabçığın yazılmasına vesile eylediği bu abd-i acizi Rabbıma olan hayranlığıma ve aşkıma lütfedilen, aciz şahsıma ihsan edilen, sadık dervişlerin mana aracılığı taltif-i ilahileri az da olsa bildirmekle manevi vazife yaptığımın zevkini ve kıvancını yaşıyorum... Bu abd-i aciz manamda, hali yekaza ve açıktan zuhur ve tecelliyat-ı ilahiyeleri lütfedilir ise ikinci metafizik kitabında yazmak istiyorum inşaALLAH.
Nasıl mı? Küfrün bütün çıplaklığı ile, fütur etmeden kol gezdiği şu alemde Rabbımın yasaklamadığı gerçekleri yaşatarak, kulunda zuhur eden rahmet-i taltif-i ilahileri yazmamda, bu asırda ifşaasında, vazifem icabı gerçeğe inanan kardeşlerime anlatmakta bir sakınca göremiyorum. Fiziki zuhurattan gayrıyı kabul edemeyenler, onlar da kardeşlerimiz. Kusura bakmasınlar, kendilerinin bileceği şey. Biz o yönlü inananları da sabırla dinlemeyi biliriz. Şimdiye kadar dinledik. Bu sabrımıza dünya şahit...
Son senelerde mazbut karekterli, iman ve irfaniyetinden şüphe etmediğimiz şer'an da şehadeti muteber olan kardeşlerimizin manaları ve hal-i yakazaları, açıktan gördükleri ve şahit oldukları manevi yaşantılarını kendi yazı ve imzaları ile dosyaya koydum ve devam ediyorum. Dervişlere her fırsatta tekrar ettiğim, Peygamber Efendimizin hasen olan, manası emri ilahîye uygun, inanan insanlara mesajını sadık derviş iyi bilir.
"Rüyâ uydurana ALLAH lanet etsin" hitabına imanı zayıf da olsa riayet edeceğine inanırım. Bu abd-i aciz iç alemimde zevkini alamadığım ma'nâlara da iltifatım sönüktür. Sadık rüyalar vahy-i ilahinin 46 cüzde bir cüzüdür. Peygamber Efendimize vahy-i ilahi 23 sene devam etmiştir. Altı ayı rüyada gelmiştir.
5 dosya dolmak üzere abd-i aciz din, mezhep, meşrep, sınıf farkı gözetmeden, istifade edilir zevki ile vasiyetim olsun. İrtihalimden sonra lüzumlu görülenler kitap haline getirilsin. Bu hitab-ı ilahilerden ve rahmet vesilesi Peygamberimiz Efendimizin şahsında ihsan edilen mesajlardan bir kaçını, ummandan lütfedilen rahmet ve marifet damlalarında ehl-i aşkın inancının çerçevesi olacağına inancımla buraya yazdığım gibi, çerçeveli levha yaparak, gene bu kitapçığın manasını süsleyeceğinden şüphem yok..
Yazacağım gerçekleri bilgisizce değerlendirecek olan mana bilgisizine şimdiden acıyor, onların da hidayete ermelerini rahmeti ve mağfireti sonsuz Rabbımızdan tazarru niyaz ediyorum.
ALLAH rızasından başka bir isteği olmayan, 82 yaşındaki ihtiyar, bu abd-i aciz, 46 senedir, günah-ı kebairsiz götürmeye çalıştığım, huzur-ı ilahîden lütfedilen manevi vazifeme leke sürmemeye hasseten özen gösterdim. Abd-i acizin hayatım boyu sahtekarlığı, düzenbazlığı, olmayan bir şeyi var gösterme hastalığını yedimde bulundurmak şöyle dursun, Hazret-i ALLAH yanımdan dahi geçirmedi. Sonsuz hamd olsun ... Bu manevi hitab ve tecellileri okuyan inanan kardeşlerime de ilahi aşk olsun, diyorum... Rabbımdan tazarrum ve niyazımdır.
"Medeniyet ve Teknolojide ilerlemiş,
Allah'a şirk koşmadan yaşayan
fert ve toplumlar
İslam'ın bu yönünü anlamış
örnek insan ve toplumlardır."
H. Galip Hasan Kuşçuoğlu